15 Mart 2011 Salı

Shuster Reyiz (!) Gitmiş ama.....

Bugün işteyken babam aradı,söylediği şey "hadi gözün aydın gitmiş" desi,Reyiz'i kastederek.İlk tepkim "ciddimisin,şükür" oldu.Gitti gitmesine de,gidişi nasıl oldu?

İstifa etmiş ve tüm alacaklarına karşılık sözleşmesini fesh etmiş.Buraya kadar gayet güzel lakin,geçen hafta ülkemize gelen menajerinden için demişti ki reyiz "Benim için değil Guiza için geldi".Bugün öğreniyoruz ki,İspanya kaynaklı haberlerden,avukat tam da sahibine yani Shuster için gelmiş.Cebinde hocaya gelen tekliflerle.Bunların isimleri Getafe,A.Madrid,Hamburg ve yeni başkanını seçecek olan S.Lisbon.Ona yakışır vaziyette gitti diyenlere söylüyorum,eğer yakışan bizi kandırmak ve dalga geçmek ise yakışanı yaptı evet.Avukatı kendi için gelmişti ve gelen teklifleri değerlendirdi Manisa maçından sonra da istifa dilekçesini sundu.Tüm alacaklarından vazgeçti deniliyor,sanki büyük iş yapmış gibi.Sözleşmede geçen iki taraftan birisi yollarını ayırmak isterse tazminat öder maddesi var.Yani hoca büyüklük yapmamıştır sadece kulübün ona karşı tutumunu tahmin ettiğinden fırsatı değerlendirmiştir.Ha tabi ki kulüpte bu teklifi içinde bulunduğu havayı dağıtmak için fırsat kullanmıştır.Shuster avukatıyla benim tahminimce gelen teklifleri konuştu,alacaklarını paylaştı,istifa halinde  tazminat bedelini konuştu sonra da karar verdiler.Biz istifa edersek,bunlarda zaten bahane arıyorlar araya bir de alacaklarımdan feragat ediyorum dersek tazminat konusu açılmaz biz de "sözde adamlıkla" sıyırırız.

Yakışmadı Sayın Reyiz böyle kurnazlık  yakışmadı.Biraz hafızasını zorlayan arkadaşlar hatırlayacaktır,zamanında J.B.Toshack giderken olanları.Real Madrid istedi onu ve o da kulübe durumu aktardı,kulüpten aldığı yanıt (o zamanki futbol şube sorumlusu Hasan Arat'tı onun üzerinden yapılıyor du görüşmeler) "saygı duyarız böyle bir teklifi değerlendirmek istersen" oldu ve kendisine toplam 400 bin dolar olan alacaklarının yazılı olduğu çeki Hsan Arat kendisine takdim etti.Sn.Toshack'ın cevabı ise " ben sizi yarı yolda bırakıyorum bu parayı alamam" oldu ve R.Madrid'e gittiğinde ise Madrid ekibinden Beşiktaş kulübüne sözleşme fesih bedeli olarak 600 bin dolar kazandırdı.Yani Beşiktaş kulübüne giderken bile 1 milyon dolar kazandırdı Toshack.Gidiş öyle kurnazlıklarla değil böyle adamlıkla olur.

Shuster doğru gitti diyenlere hatırlatır saygılarımı sunarım.Yolu açık olsun falan da demem.Kulübü dünya borca soktu her istediği oyuncuyu aldırdı,bu kulüp hiç bir hocaya (Del Bosque'ye bile) bu kadar destek vermedi hele hele bu kadar para ve imkan sınırsızlığı hiç birine yapmadı.Dieyeceğimiz tek şey GÜLE GÜLE.

11 Mart 2011 Cuma

Kaybolan Ruhlar

Beşiktaş bugün Manisaspor deplasmanında 0-0'lık skor ile 1 puanla yetindi.Maç adına söylenecek çok şey yok,hoş konuşmaya da mecalimiz de yok ya artık...
Ancak bir kaç detay üzerine konuşmak lazım.
Ortada kupa dışında bir heedefi kalmayan Beşiktaş sahaya Kalede Rüştü,Ortada Aurelio,Savunmada Ferrari ile çıkıyor.Hedefsizlik bile bazen bir hedeftir bakış açısına göre! Mesela nedir bu hedef ya da ne olabilir?
Bu kadar hedefsizliğin içinde asıl önemli olan genç oyunculara hedef çıkartmaktır.Kalede Rüştü değil de Cenk oynasa,Savunmada Ferrari yerine bir başka genç oyuncu olsa (Atınç sakatlanmıştı GBB maçında) Ortada Necip oynasa sonrada oyuna Furkan girse,Muhammed girse,bu oyuncular için bir hedef yaratılamaz mı? Bu oyuncular oynasa takımın sahada olmayan RUH'u öne çıkmaz mı? 
Bir de asıl kalbimizi inciten olay;Dakika 92 olmuş Ernst oyuna giriyor ve yüz ifadesine bakın.Sn.Shuster bilmiyor galiba Beşiktaş için Ernst,Ernst için Beşiktaş ne demektir.Kartalcell reklamında dediği gibi Beşiktaş onun için Aşk'tır.Beşiktaş ve Beşiktaş'lılar için ise Ernst koca bir Ruh ve Yürektir.Ernst'i onun bu takıma verdiklerine hakaret edercesine son sn'de zaman geçirmek için oyuna sokan zihniyeti sonuna kadar sorguluyor ve kınıyoruz.

6 Mart 2011 Pazar

Haklı Olan Yine TARAFTAR:AYIP OLUYOR !!!


Neresinden başlamak lazım bilemiyorum bu yazıya,hoş neresinden tutsan elinde kalır ya!
Maç öncesi Klasik Türk işi zihniyet iş başındaydı Beşiktaş yatacak Trabzon rahat alacak vs.Bu zihniyetteki Örümcek Kafalılar bu maçtan sonra da aynı şeyi konuşuyorlarmıdır çok merak ediyorum.(meraka gerek yok izlemeden Tweet RT ediliyor bu ülke de)
Maça geçmeye skordan başlarsak 2-1 Trabzon kazandı.Kazandı kazanmasına da kim kaybetti asıl soru bu.İllaki bi kazanan yada kaybeden olacak ama sahanın kaybedeni her zaman ki gibi Türk Hakemliğiydi!Belki Beşiktaş yine kaybedecekti ama bu muhtemel çok güzel geçecek belki de sezonun en iyi maçını izlemekten bizi Sn.Tolga Özkalfa mahrum  bıraktı verdiği ve vermediği kararlar ile.

Kalfalık değil Ustalık gerektiren kararlar:

Maçın başında Giray'ın İsmail'e haraketi net kırmızı kart.Her ne kadar Markus Hoca sarı dese de ben kırmızı oldugunu düşünüyorum.
Sonrasında orta alanda Guti'nin yaptıgı hareket net sarı.
Simao'nun golü net Gol.
Girayın el pozisyonunda el yok elden sonra Bobo'ya net Penaltı.
Simao'nun eliyle aldığı pozisyon net Sarı ikinci sarıdan dolayı atılmalıydı.
Burak'ın pozisyonu net sarı Penaltı söylemleri yanlış.
Serkan'ın kırmızı aldığı pozisyon doğru lakin vermediği diğer kartlara bakılınca ağır bile kaçabilir!
İşin özü hakem sezonun belki de en kötü maçını yönetti.

Trabzon tarafını fazla konuşmaya gerek yok iki kişi dışında.Birisi Burak Yılmaz.Burak belki maç kazandırıyor belki takımı şampiyom bile olabilir lakin her hafta sanki G3 ile vurulmuş gibi her pozisyonda sacını basını yolması kendisini inanılmaz antipatik yapıyor.İkincisi ise Sn.Bşk.Sadri Şener.Kendisi konuştukça takımına olan sempatisini azaltıyor.

Kaybeden taraf olan Beşiktaş'a gelince:

Maç kadrosunu gördüğümde çok şaşırmış çıkabilecek en iyi kadro demiştim.İlk yarı sonuna kadar da bunun neticesini iyi oyunla almıştık.Taa ki Fernandes-Nobre değişikliğini görene dek.Aynı şekilde Trabzon'a hemen her maçta gol atmış Bobo'yu Almeida ile değişmeside aynı zihniyetin ürünüdür.Bizler bu güne kadar Shuster'e destek vermişsek daha öncekilere (del Bosque,E.Sağlam,Lucescu) çok haksızlık yapmışız demektir.
Hakem hatalarını herkes konuşuyor kendi çapında eleştiriyor lakin bunları konuşurken biraz da kendimize bakmamız gerekiyor.Bir takım Fenerbahçe maçında geriye düşüp direnemiyor ise,Trabzonspor maçında rakip yaklaşık yarım saat eksik oynuyor ve sen maçı kendi sahanda kopartamıyorsan her şeyden evvel önce kendine bakacaksın.Trabzonspor on kişi kaldı kendince direndi mücadele etti ama sen aynı duruma düşünce aynı direnci gösteremiyorsun her şeyden önce bunu sorgulamak gerekir.

Sezon öncesi yönetime o kadar Yeter! dendi yönetimde bizleri susturmasını bildi.Yaptığı transferlerle herkesi susturdu,gözümüzü boyadı ve taraftar anında sustu baş tacı yaptı.Şimdi ise onun mahçupluğunda Shuster'den başkasına laf edemez halde.oysa bildiğimiz Beşiktaş taraftarı çoktaaaan Yönetimi hedef almıştı kulübü düşürdüğü borç yükünden dolayı.

Radikal kararlar alınacak mı bilmiyorum lakin alınacak ise Gaziantep ile oynanacak Kupa maçlarından sonraya kalmalı.Her zaman yapıldığı gibi yanlış zamanlama yapılmamalı,elimizde kalan tek tutar dalımız bu sonuçta.

Pazar Tahminleri