26 Kasım 2010 Cuma

Kayserispor fifa.com'da


Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA), Kayserispor’u resmi internet sitesinde manşetine taşıdı. Türk futboluna dair yorumların da yer aldığı sitede Kayserispor’un Anadolu futbolunun yeni heyecanı olduğu belirtildi.
İstanbul’un Türkiye’nin 13 milyonluk nüfusuyla uzak ara en büyük kenti olduğu belirtilerek başlahan haber yorumda, İstanbul Takımları Fenerbahçe, Beşiktaşv e Galatasaray’ın toplam 47 kez şampiyon oldukları belirtildi. Son 26 şampiyonluğun 25′inde İstanbul takımlarının mutlu sona uluştağının hatırlatıldığı haberde, Bursaspor’un şampiyonluğunun Türkiye’deki havayı değiştirmeye başladığı vurgulandı.
Son şampiyon Bursaspor’un Türkiye’de bazı şeylerin değişebileceğini su yüzüne çıkardığının vurgulandığı haberde, bu sezon geride kalan 13 haftadaki puan tablosunun bunun kanıtı olduğu ileri sürüldü. Yazıda, Süper Lig puan tabelasında Fenerbahçe’nin 4, Beşiktaş’ın 6 ve Galatasaray’ın 10. sırada bulunduğu kaydedilirken, sezon öncesi tahminlerin uzağında bir tablonun oluştuğu belirtildi.
Puan tabelasındaki ekiplerden Kayserispor ön plana çıkarılırken, 900 bin kişilik ve orta Anadolu’nun batısındaki Kapadokya’da yer alan Kayserispor’un bir başka Süper Lig şampiyonu ünvanına sahip olabileceği yorumu yapıldı.
Kayserispor’un sezon başında transfer edilen isimlerinden Selim Teber’le yapılan röportaja yer verilen haberde Semil’in, “Türk kulüpleri daha profesyonel hale geldi. Transfer politikaları tamamen değişti. Artık daha büyük oyuncuları daha çok görebiliyorsunuz. Kulüpler üst düzey futbolcu izleme yatırımları yapıyorlar. Altyapıya daha çok önem veriyorlar ve bu ligi daha çekici hale getiriyor” açıklamaları yer aldı.
Yapılan yatırımların oyunun kurallarını değiştiren ana faktörler olduğunu belirten Selim Teber, “Küçük kulüpler başarılı olacaklarına dair, artık İstanbul kulüplerine karşı kendilerine daha çok inanıyorlar. Artık daha mücadeleci ve daha heyecanlı bir lig var” dedi.
Kayserispor’un 1 Temmuz 1966 yılında kurulduğu hatırlatılan yazıda, “Az sayıda kişi Anadolu Yıldızı’nın Süper Lig’de zirveye yakın yerlerde yer alabileceğine inanabiliyordu. Ancak olaylar gelecek yıllarda bu misyonun sonunun geldiğini kanıtlıyor. Alt liglerde zorlu günler geçiren sarı kırmızılar, 2004′te Süper Lig’e çıktı. İlk yılını 15. sırada tamamlayan Kayserispor daha sonra üstüste üç kez ligi beşinci sırada tamamladı ve Türkiye Kupası’nı kazandı. Son iki sezonu 7 ve 8. sırada tamamlayan Kayserispor artık Süper Lig’in elit takımı olmayı hedefliyor.” denildi.
Kayserispor’un Fenerbahçe’yi 2-0, Beşiktaş’ı ise 1-0 yendiğinin hatırlatıldığı yazıda, lig ikincisinin bu sezonki performansı da değerlendirildi. Takımın başına gelen Gürcü Şota Arvaledze’ye de değinilen yazıda, daha önce Juventus’ta da forma giyen Uruguaylı Marcelo Zalayeta gibi üst düzey oyuncuların transfer edildiği belirtildi. Selim Teber takımdaki 4 Güney Amerikalı oyuncuların kaliteli isimler olduğunu söylerken Zalayeta’nın Seri A ve Santana’nın da Bundesliga tecrübeleri olduğunu söyledi. Selim ayrıca Cangele ve Moritz’in kendilerini Türkiye’de ispatladıklarını söyledi.
Kayserispor’un şampiyonluk heyecanı yaşadığının belirtildiği yazıda, Türkiye’de hafta sonunda ki mücadelelerden sonra üst sıralarda değişiklikler olabileceği vurgulandı. Lig 5. İstanbul BB’nin Fenerbahçe’yle karşılaşacağı, Galatasaray’ın ise Türkiye’nin en prestijli derbilerinden birinde Beşiktaş’la oynayacağı belirtilirken 29 Kasım’da ise 2. sıradaki Bursaspor’un takipçisi Kayserispor’la kozlarını paylaşacağı da hatırlatıldı.
İsmail Keleş / Radyospor.com
Kaynak:
http://www.fifa.com/worldfootball/clubfootball/news/newsid=1341153.html

21 Kasım 2010 Pazar

Kayserispor-Galatasaray

Kayserispor maça çıkarken Trabzonspor 1 saat evvel puan kaybetmiş yense puanları eşitleyecek Galatasaray ise o bilinen buhranlı durumdan kurtulmak adına beraberlik,galibiyet artık ne sonuç olursa puan adına çıkmıştı.Onlarda biliyorlar bu saatten sora bu kadar puan kaybına ve mevcut kadroya,rakiplerin arkasından yetişip geçmenin zorluğunu.
Galatasaray'da değişen bi durum vardı sahada az biraz top yaptılar pozisyon buldular fakat bunların tamamı bir adamın eseriydi o adam da sayın Tugay Kerimoğlu'ydu.Galatasaraylı futbolcuların hangisi topu ayağına alsa hemen yerinden kalkıp kimdeyse o top,ne yapması gerektiğini Tugay'a bakıp ondan sora yapıyorlardı her ne hareket yapcaklarsa.
Kayseri'ye gelir isek hep bildiğimiz Kayseri'ydi.Savunmadan topla çıkan,ilerde çoğalmaya çalışan,bol pozisyon bulan ve rakibi kendi istediği şekilde oynamasına izin veren o arada dinlenen bi takım vardı sahada ki,bunu yapmak beceri isteyen bir olaydı.

Dakikalar 18'i gösterdiğinde hakemin Galatasaray lehine bir penaltıyı es geçmesi ise maçın en olumsuz hareketiydi.O pozisyon verilse ve gol olsa inanın bu muazzam maçın daha güzel versiyonunu ve gollü versiyonunu seyrederdi stadyumdaki ve tv başındaki futbolseverler.Kim kazanırdı bilinmez ama çok daha güzel bir futbol akşamı seyrederdik,hakem adına talihsizlik oldu bence.
***
Maç dışında da bir konu var paylaşmak istediğim o da şu;Kayserispor daha şimdiden devre arasından geçerli olmak üzere Bosna-Hersek asıllı sırp forvet Emir Kujoviç ile 4 yıllık sözleşme imzalad.Bizim o çok övdüğümüz gönül verdiğimiz,peşinden yollara sokaklara düştüğümüz büyük takımlarımız daha kendi içlerindeki krizleri çözeceklerde devre arasına gireceklerde,takıma takviye yapcaklar,tabi hoca sorunlarını çözebilirlerse.En azından emeklerinin karşılığını alkış olarak almak isteyen Anadolu'nun göbeğinde avrupalı zihniyete sahip bir futbol kulubü var siz büyük basın bunu kabul edip hakkını yeterince vermesenizde.Saygılar...

Oi Va Voi - Refugee

Biraz Siyah Biraz Beyaz,e birazda "RUH" be kardeşim!!!


Bu görüntülerin üzerine birşeyler yazmaya söylemeye gerek varmı bilmiyorum herşey çok açık...

20 Kasım 2010 Cumartesi

Aşk...

Aşk
bir tek senin görebileceğin bir yerden
sana gülümsüyorum...
onların duydukları kahkahalarım değil
aşkı tarif gerekirse sana
anlatayım
aşk ne biliyor musun
benim sana yaşadığım,
senin durmadan üstüne bastığın...

Ceyhun Yılmaz

Ziya Doğan ile Higuain benzerliği

 


Geçmişte formamızı giyen Ziya hocamız ile yine sezonu bitiremeden giden oyuncularımızdan Higuain'in benzerliği dikkatinizi çektimi bilmiyorum ama bence çok benziyorlarmış :))

Beşiktaş 2-2 Konyaspor





Beşiktaşlılar hiçbişeyden çekmedi bu sene sayın Schuster'in kaprislerinden çektiği kadar.
BEŞİKTAŞ Cenk Hilbert İbrahim Toraman Ersan İbrahim Üzülmez Ernst Aurelio Tabata Holosko Nobre Quaresma ile çıktı sahaya yani nobreyi saymazsak gene forvetsiz çıktı.Neymiş F.Tekke hazır değilmiş,vay arkadaş!! ne tekkeymiş sanki adam orj.ronaldo bi hazır olamadı,demiyoki adam bana terslendi uyuz oldum bende cezayı oynatmayarak veriyorum demiyor.Adam haftalardır takımla idmanda 18'e bile girecek kadarda mı hazır değil,ama yok 18'e girerse oda ite kaka oyuna alır vede nemelazım gol atarsa oynatmak zorunda kalcak ya oda bahaneyi bulmuş "hazır değil" deyip yedirecek aklı sıra.Bunu değil ben hiçbir beşiktaşlı yemez yememeli.
Gelelim maça,yau hocam bu takıma savunma arkasına atılan toplarla gol atmayan inan bi konyaspor kalmıstı bide bizim halı sahadaki takımımız,konya attı hafta arası bizle maç yapsan inan bizde atarız.Senin bu taktikle oynadıgını ve zaafının bu oldugunu bilmeyen kalmamıs gol atmayan kalmamıs hala bu m.ö kalma çizgi savunmayla oynuyorsun,seni hiç mi kimse uyarmıyor yada uyarıyorda sallamıyormusun.
Adını hatırlamadığım bi ispanyol gazeteci yazmıştı,schuster sıkıştımı kendini kovdurmaya çalışır ve o ortamdan kaçar die,vallahi adama artık inanmaya başladım senin yüzünden.Beşiktaşımız bu halde çalıştırılmaz,artık bu ligin ve bu ligdeki takımların zorluğuna,sertliğine  geldiğin ligden de çok sert olduğunun farkına varıp ona göre hareket etsen çok daha iyi olur.
Korkarım biz haftaya Galatasaray'a bile yeniliriz,bile diyorum dikkat ederseniz,çünkü onlarda bizim kadar kötü üzerine üstelik yönetim karışık takım karışık,kadro dışılar vs.vs.Artık ne olacak bilmem.Graıjcar 55 mt.top sürüyor faul yapan yok cenk kardeşim nerdeyse karşı karşıya kalıyor durum 0-0 ken.Noluyo arkadaş 3-0 mıki böle yakalanıyorsunuz anlamadım.
Son söz allah tüm beşiktaşlılara sabır versin....

Kemal Sunal'dan Kayserispor-Galatasaray Maç Tahmini

Yıl 2005 Hagi Kayseri'de

2005 yılında Hagi Kayserispor taraftarına telefonu çalındı diye "HIRSIZLAR" diyerek hakaret ederek suçladığı ve telefonu kendi paltosunun cebinden çıkmıştı. Yıl 2010 ve yine teknik direktör Hagi hakaret edip gittiği şehre tekrar geliyor,bu şehre sizce bir özür borçlu değil mi?!
Ya da Kayserispor taraftarı protestolarla pankartlarla karşılasa kendisini haksız değil mi?! 


18 Kasım 2010 Perşembe

Milli Takım'da Değişim Başladı


Hollanda-Türkiye

Yer Amsterdam Arena rakip ise total futbol olayının çıkış noktası nam-ı değer sistem manyaklıgı 4-3-3 kombinasyonlarının doğuş noktası Hollanda!Bu maça çıkış amacımız hem hazırlık maçı sonraki karşılaşmalarımız adına,hemde kadrodaki yeni oyuncuların entegrasyonuydu.Kadroda ise yeni isimler vardı,kimlerdi bu isimler;başta Kayserispor'un başarılı savunma oyuncusu Serdar Kesimal,Trabzonspor'lu Umut,Burak,Selçuk,Onur,Engin,Kasımpaşalı Yekta,Nurnberg'ten Mehmet Ekici,Manisa'dan Yiğit gibi bir kaç oyuncu daha eklenmiş kadrosuyşa Hollanda' daydık.Sözde gençleştirme denilen durumumuzda aslında çokta genç denilecek bi durumumuz yok hatta diğer ülkelerdeki genç futbolcu kıstaslarıyla kıyasladığımız zaman bizim futbolcularımız bayağ bi olgun oluyorlar. Örnek Yekta:25,Yiğit:25 Selçuk İnan:25,Burak:25 gibi. Yanlış anlaşılmasın desteklemiyor değilim bu olayı,sonuna kadar gidilmesinden yanayım ama bir yandan her bölgede değişim yapılırken yada uygulamaya entegrasyon olayı başlatılmışken memleketin en yeteneksiz oyuncularından son haftalardada bunu kanıtlarcasına yaptığı hatalarla gündeme oturan Servet'in bu kadroda olması o kadar değişimin konuşulduğu zamanda yapılan uygulamayla çelişiyor. ..Ki şu anda memleketin en formda stoperi olan ve topu oyuna sokması,çekinmeden yaptığı müdahaleler,şut atma özelliği ve duran toplardaki etkinliğiyle formuyla zirve yapan Ersan Gülüm bu kadroda yok böle olduğu zamanda bu ne perhis bu ne lahana serveti demeden de edemiyorum.Diğer yapılan herşey okey diyeceğim ama bikaç kelimede Kazım'a etmezsem gözüm açık gider mazallah!Milli takıma hobi olarak geldiği düşünmeye başlıycam artık bu oyuncunun,sözde türk olan ağzından tek kelime türkçe çıkmayan,milli marş okumayan bu adamın formamızı giymiş ve çokta birşey katmadığı halde hala giyiyor olmasını anlamak zor geliyor.
Tam bitirecem bakın aklıma bişey daha geldi.Hollanda savunma arkasına bi top atıyor,bizden bi futbolcu milli takım seviyesine gelmiş!!! oyunu adamı topu bırakmış yan hakeme ofsayt!die bakıyor. ki alakası yok,kendinden çizmiş çizgiyi  savunmadan haberi yok,ayrıca ofsayt bile olsa adamın çalmıycağı tuttu ve bak gör gitti gol oldu! Sanane be adam sen oyununa topuna adamına bak,ama yok ille o kol kalkacak.Kaldırdı! ne oldu sırtını topa döndü oyunu bıraktı ve hakeme baktı ofsayıııııttttttttttt dedi. O ara nemi oldu top kendi sırtına çarptı tekrar rakip aldı top döndü dolaştı ve çok net bi gol pozisyonu oldu(gerçi son top ofsayttı) ama olmayabilirdide,neyse Bu oyuncu kim mi? :)) tahmin edileceği üzere üstün yetenekli stoperimiz Servet Çetin!
Takımın bu 2 olayın dışında 2 elimin parmakları kadar olumlu yönleride vardı elbet. Pas yapmaya çalışmaları,pozisyona girme becerileri,isabetli paslaşmalar,Serdar Kesimalim muazzam ötesi oyunu,oyuna girdikten sora takımı tamamen ileriye çeken Engin,soğuk kanlı ve futbol bilgisi yüksek seviyede olan Mehmet ekicisiyle,Nuri ve selçuk'un muazzam takımı yönlendirmesiyle,artık Hami'e hiçbirşey demiyorum,adam her zaman her şartta bir standartdı var be kardeşim :). Bilmem dikkatinizi çektimi ama oyuncuların neredeyse hepsi gurbetçi kökenli,buraya dikkat. Gurbetçi gençlerimizin kafa yapısı,futbol mantalitesi,bizim alt yapılarımızda yetişen evlatlarımızdan çok daha üst seviyede,buda gösteriyorki onlar olmadan olmaz.Mesut bi kaza ile (herkes öle diyor ben asla inanmayıp Terim'i suçlu buluyorum) elimizden kaçtı,diğerleri özlerinde kalsın bari.

Milli takım iyi yolda,bu değişime devam edilmeli sonuna kadar gidilmeli.Ne olur? en fazla bir turnuvaya daha gitmeyiz,varsın 2 turnuvaya gidemeyelim,ama ne olur biliyomusunuz;bir jenerasyon yakalarsak milli takımın 10-15 yılı kurtulur ve mantalitemiz daha da ileri yıllara taşınır.Kimse bu değişime köstek olmasın,ne olursa olsun destek şart.

16 Kasım 2010 Salı

Selçuk Kardeşimle İstanbul'da




Ana ve babanızı kader, arkadaşımızı kendimiz seçeriz.
(Jacques Delille)

Kader seçeceğiniz arkadaşlarınızı,dostlarınızı karşınızada çıkarır ama değerli olanları seçebilirseniz.Eğer varsa dostunuz,kardeş yerine koyduğunuz insanlar etrafınızda,onların kıymetini bilin ve sahip çıkın.

Sevgili kardeşim Selçuk'a ve tüm dostluğa hitaben...

15 Kasım 2010 Pazartesi

Vettel'in Kahramanı Schumacher





Michael Schumacher, bugün pistlerde boy gösteren pek çok pilotun kahramanı...

Ancak Sebastian Vettel ile Michael Schumacher'in ilişkisi biraz daha farklı.

Karting yıllarından bu yana Vettel'le yakından ilgilenen ve bu genç çocukta gelecek gören Michael Schumacher, gelişimini hep takip etti.

Özellikle Alman medyası tarafından "Bebek Schumi" olarak adlandırılan Vettel de, efsane kahramanının güvenini boşa çıkartmadığını kanıtlamış oldu.
Fernando Alonso ile birlikte, Schumacher'in rekorlarına ulaşabilecek iki pilottan biri olarak öngörülen Sebastian Vettel, ilk şampiyonluğunu kazanmayı başardı.

Sıra ikincisinde...ve devamında.
trtf1'den  alıntıdır


FORMULA 1 - Formula 1'de Vettel şampiyon

Video Eurosport - FORMULA 1 - Formula 1'de Vettel şampiyon


Abu Dabi Grand Prix'ini kazanan Sebastian Vettel ve 2010 sezonunu ilk sırada tamamlayan, tarihin en genç Formula 1 şampiyonu olarak tarihe geçti.


"Kendi adıma söyleyecek bişeyim var,f1 de şampiyonluk mücadelesini 12 senedir izleyen biri olarak söylüyorum,schumi'den sora kaybettiğim izlemeye heycanını vettel bana geri verdi ve çok açık yüreklilikler söylüyorum bu adam bir schumi efsanesi olmayabilir ama o heycanı yaratacağı kesin.Dikkatle izleyin... Forza VETTEL" :)

14 Kasım 2010 Pazar

Karaman'ın Oyunu

Galatasaray'ın kabusu devam ediyor. Kendi sahasında Manisaspor'a da 2-0 yenilen Aslan, liderin 13 puan gerisinde kaldı.
Spor Toto Süper Lig'de 12. haftanın kapanış maçında Galatasaray, sahasında Manisaspor'u konuk etti. Maç boyunca çok kötü bir futbol sergileyen Galatasaray rakibine 2-0 mağlup olmaktan kurtulamadı.
Galatasaray Teknik Direktörü Gheorge Hagi, maça değişik bir 11'le çıktı. Ali Turan sağ bekte görev alırken, onun önünde Elano, orta sahada ise Sabri oynadı. Manisaspor ise klasik düzeniyle sahadaydı.

Galatasaray ilk 10 dakika dışında bu sezonun en kötü futbolunu sergiledi. Çok pas hatası yapan sarı-kırmızılılarda Kewell, Elano, Pino, Ayhan gibi oyuncular tel tel döküldü. Servet'in de golde Makakula'yı çok rahat döndürmesi de taraftarlardan tepki çekti Sarı-kırmızılılarda alkışı alan tek isim ise penaltıya neden olmasına rağmen Lorik Cana'ydı. Hikmet Karaman yönetimindeki Manisaspor, deplasmanda Trabzonspor ve Beşiktaş'tan sonra Galatasaray'ı da devirmiş oldu. Galatasaray bu sonuçla lider Trabzonspor'un 13 puan gerisine düşmüş oldu. Kısacası Hagi de problemlere çözüm olamadı.

alıntı:ntvspor.net
Goller:Makakula Dk.32-Simpson Dk.76

Gençlerbirliği-BEŞİKTAŞ

Maça baskılı önde basan ve ilk yarım saat rakibi kendi yarı alanına hapseden pozisyonlar bulan bi beşiktaş takımı vardı sahada ve nitekim 45+ da da olsa geçen hafta 90+5 te penaltıyı kaçırma moral bozuklugu ama tecrübesi özgüveni yüksek guti ile yine penaltıdan ama bu sefer gol ile neticelenen bi pozisyon ile öne geçti.
İkinci yarı ilk yarıyla oranla sahada şöyle bi görüntü vardı beşiktaşta;ilk yarıda ne istediğini ve bu maçta atılması gereken bir golün kendilerine yeteceği ve bu golden sora rakibin üzerine gelip açık  vereceğini düşünen bi beşiktaş vardı ve nitekinde öle oldu.İkinci yarıda oyunu tutan yada tutmaya çalışan beşiktaş,oyunu rakibine bırakmış deplasmandan hele hele puan durumu,moral motivasyon ve galatasaray maçı evvelinde konyayıda kayıpsız geçmek adına hayati önem taşıyan bu deplasmandan mutlak 3 puan alınmalıydı ve bu puanda her ne şekilde olursa olsun mecburiydi,gençlerbirliği takımı uzaktan şutlarla kilidi açmaya çalıştı fakat onlardada rüştü tecrübesiyle ayakta kalan isimdi.

Bir kaç sözde edilmesi gereken bi isim varsa oda hilbert!! Bu bizden bir laz! görünümlü alman sağ kanat oyuncusu yorulmak bilmeyen bi ernsvari alman makinesi,görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan bunun yanında hücuma katılan,gollük!! ortalar kesmeler yapan,yetmezmiş gibi şutlar çeken ve gol arayan adamı 94.dk'da o deparı atıp 3 puaanı perçinleyen golü atan adamı ayakta alkışlamak futbolunun adaletini vermek gerektiğini düşünüyorum.

Sonuç olarak beşiktaş her ne sebeple olursa olsun bu deplasmandan 3 puan almalıydı,ya devam ya tamam maçıydı ve istenilen alındı,artık bayramdan sora gözler konya maçında. Galatasaray derbisi öncesi bu maç çok önemli yukardaki rakiplerle aranın açılmaması ve ilk yarı kapanmadan ikinci yarı öncesi umut verici bi yer kapılmalı.

Tebrikler BEŞİKTAŞ...

buda yatan cumartesi kuponumuz :(









gelde yanma

14/11 pazar kuponum

344 - Gençlerbirliği-Beşiktaş   -   MS 2   -   1.75
345 - Hoffenhaim-Freiburg    -   MS 1   -   1.45
356 - Feyenord-Heerenveen -  AÜ Ü   -   1.45
366 - Malaga-Levante           -   MS 1   -   1.70
395 - Porto- Portimonense    -   AÜ Ü  -    1.40
                                                                        
TOPLAM ORAN                                        :8.76



13 Kasım 2010 Cumartesi

Video Eurosport - FUTBOL - "Sence Allah hangi takımlı?"

Video Eurosport - FUTBOL - "Sence Allah hangi takımlı?"

Gaziantep-Fenerbahçe

Açıkçası maçın hakkı son 15 dakikada oldu,gaziantep maça tutuk başlamasına rağmen geçte olsa oyunda dengeyi kurup öne geçmeyi bildi,aslında ceza yayına kadar gelen ama içeri dalamayan antep içeri girebilse maç daha evelden değişebilirdi ama olmadı. Açıkçası uzaktan atılan şutlarada değinmeden geçmemek lazım herkes vuruyor ama bugunkuler hem isabetli hemde sert olunca göze daha bi hoş geliyormuş.

En sevdiğim futbolculardan biri olan serdar çok şık bi vuruşla yan ağlara astı topu çok ama çok sevindim gol olmasına ama daha çok serdarın atmasına :) bi son sözde ayakta alkışlamak istediğim olcan'a ;bu çocuk daha ne yapsın,evvelden de sutlar atardı ama bu kadar isabetli ve sert cıkaramazdı,belliki çalışıyor deniyor ve ısrar ediyor ve bunlar hemen her hafta maçlarda yapıyor kaldıki antremanlarda ne kadar çalışıyor kimbilir. Şapka çıkarıp ayakta alkışlıyorum olcanı. Saygılar....